GEZiendo Gezdim Gördüm Yazdım
Mekong Delta turu için Backpacker’s Area olarak bilinen Phạm Ngũ Lão caddesindeki tur şirketlerinden biri ile My Tho – Ben Tre (4 Islands ) turu için anlaştık. Grup sayısına göre farklı fiyat seçenekleri bulunuyor, biz tercihimizi kişi başı 200.000 VND olan 20-25 kişilik olan grup turundan yana kullandık. İkinci tur seçeneği ise 310.000 VND’ye Cai Be – Vinh Long (Floating Market) turu, fakat tur uzun ve içerik olarak daha basit görünüyor. Bir de bu ikisinin birleştirildiği 1 gece konaklamalı bir seçenek de bulunuyor.
Tur şirketi bizi otelden 07:45 civarı alıyor, fakat tüm tur üyelerini alıp yola çıkması 09:00’u buluyor. Belki ana kalkış noktasına direkt gitmek tercih edilebilir.
Yaklaşık 1,5 saatlik bir yolculuğun ardından Hindistan cevizi çiftliklerinin olduğu Ben Tre bölgesindeki Tortoise adasına gitmek üzere bota biniyoruz. Burada Hindistan cevizi şekerlemelerinin nasıl yapıldığını gözlemliyoruz. 30.000 VND ye bir paket şeker alınabiliyor, yalnız şekerler çok yapışkan, bu sebeple öncelikle pirinç kağıtlarına sarılıyor ki kağıdıyla yenebilsin. Ayrıca yine Hindistan cevizinden yapılan çeşitlik güzellik ürünleri de satılıyor.
Ardından elleri nasıl tutmuş Vietnamlı teyze ve amcanın kürek çektiği 4 kişilik kanolara binip Hindistan cevizleri yapraklarının altında küçük bir bot turu gerçekleştiriyoruz. Bot trafiği iki yönlü ve oldukça yoğun işliyor. İşin komik tarafı bindiğimiz kanodaki değil ama sağdan soldan geçen kanolardaki teyzeler bahşiş dileniyor. Hemen teyzenin arkasında yer alan ben de bir küreği kaptığım gibi çekmeye başlıyorum.
Nehirle geldiğimiz yolu bu sefer at arabaları ile dönüyoruz, atların hali içler acısı, açıkçası hiç binmek istemedim 🙂
Bir sonraki durağımız Dragon adası, burada Vietnam lokal müzik performansı eşliğinde tropik meyveleri deniyoruz. Doğal olarak bir bahşiş beklentisi oluşuyor.
Sırada Unicorn adası var, burası ise arı yetiştiriciliği ile ünlü. İlk olarak polen ve ballı çaylar ikram ediliyor, ardından da tahmin edileceği üzere satış yapılmaya çalışılıyor. Henüz hiçbir yılana dokunmamış olanlar için kobra olduğunu tahmin ettiğim yılanı kucaklamak mümkün, ürktüm ama sarıldım, pardon o bana bayağı bir sarıldı 🙂
Öğle yemeği için Phoenix adasındayız , burada tura dahil olan basit bir menü veriliyor. Fakat menünün dışına çıkmak ve farklı tatlar deneyimlemek isteyenler için fil balığı, sıçan, yılan gibi seçenekler mevcut. Yemeğin ardından adayı gezmek üzere boş zaman veriliyor.
Adada maymun köprüsü olarak bilinen bambu bir köprü var , ayrıca timsahların dolaştığı bir de gölet bulunuyor.
Dileyen hamaklarda yatıp dinlenebilir. Biz ücretsiz sunulan bisikletlere binip adayı keşfe çıktık. Sanırım turun en keyif aldığım kısmı bisiklet turu oldu.
Dönmek üzere tekrar otobüslere biniyoruz. Yolda Vin Chen Dreng Pagoda olarak bilinen tapınakta bir fotoğraf molası veriliyor. Oldukça etkileyici olan tapınakta devasa üç Buda heykeli var: Duran, oturan ve de uyuyan 😛
Saat üç buçuk civarı Saygon’a geri dönmüş oluyoruz. Bize iletilen programda bir de kanallarda yerel halkın alış veriş yaptığı sebze – meyve pazarı turu da yazıyordu ama sanırım dahil edilmedi. Ek olarak yolculuklar her ne kadar klimalı shuttle’larla olsa da araçlar belli ki Vietnamlılara göre yapılmış yani oldukça dardı. Bir de aklınızda olsun tekerlek üstüne denk gelmeyin oldukça sarsıcı.
